Cristiano Ronaldo, yaşına rağmen Al Nasr'ın en önemli itici gücü olduğunu bir kez daha kanıtladı. Portekizli oyuncu, Al-Wasl karşısındaki karşılaşmaya takımını zafere taşıma niyetiyle çıktı. İlk dakikalardan itibaren büyük bir aktivite gösteren oyuncu, sürekli boş alan arayışında bulunarak, rakip defans oyuncuları üzerindeki baskıyı artırdı. Karşılaşmanın ilk dakikalarında inisiyatifi ele geçiren taraf El Nasr oldu, topu kontrol etti ve El Vasl kalesine yakın bir noktada pozisyonlar yarattı. Ronaldo hücumdaki takım arkadaşlarıyla aktif bir şekilde etkileşime girdi, hızlı paslar yaptı ve ceza sahasına doğru ilerledi. 10. dakikada penaltı çizgisinden attığı şutta gol fırsatını yakaladı ancak şutu az farkla dışarı gitti.
Ancak 24. dakikada Portekizli, rakibine hiç şans bırakmadı. Al Nasr'ın ani atağının ardından Cristiano, ofsayt tehlikesiyle karşı karşıya kalmasına rağmen ceza sahası içinde topu ağlara gönderdi. Bu gol maçın ilk yarısının kilit anı oldu, zira bu golden sonra Al Nasr daha da özgüvenli hareket etmeye başladı. Rakip geri dönmeye çalıştı ancak Ronaldo ve ekibi oyunun kontrolünü ele geçirdi. Sadece golü tehdit etmekle kalmadı, aynı zamanda sahanın ortasına dönüp hücumları organize ederek takım arkadaşlarına da yardımcı oldu. İlk yarının sonlarına doğru iki gol daha atabilirdi ancak ceza sahası dışından yaptığı güçlü şutu, Al-Wasl kalecisi tarafından uzaklaştırıldı.
Mola sonrasında oyun aynı tempoda devam etti. El Nasr, Ronaldo'nun ataklarının merkezinde olduğu maçta sahaya hakimiyetini sürdürdü. Kendine olan güveni takıma moral verdi ve hocası da onu tebrik etmekten çekinmedi. Portekizli oyuncu, oyun anlayışında mükemmellik göstererek, açık alanlar bulup takım arkadaşlarına fırsatlar yarattı. 58. dakikada Ronaldo, bir kez daha klasını göstererek iki defans oyuncusunu geçip kaleye şut çekti ancak top yine kalecinin eline geçti. Ancak onun çabaları da karşılıksız kalmadı; Takım kendi gücüne inanmaya devam etti. Sahada attığı her adımda enerji ve kararlılık ön plandaydı. Bu durum sadece tribünde değil, takım arkadaşları arasında da görülüyordu.
Maçın bitiş düdüğüne yaklaşırken Al-Wasl'da yorgunluk belirtileri görülmeye başlandı ve Cristiano bu durumdan yararlandı. Aktif bir şekilde hareket etmeyi ve grev fırsatlarını aramayı sürdürdü. 75. dakikada yine doğru zamanda doğru yerdeydi ve takım arkadaşından gelen pasla köşeye sert bir şut çekti ve takımının üstünlüğünü 2-0'a çıkardı. Bu gol sonunda rakibin moralini bozdu ve El Nasr maçtan galibiyetle ayrıldı. Ronaldo, sadece golleriyle değil, aynı zamanda takıma aşıladığı inanılmaz kazanma arzusuyla da maçın en iyi oyuncusu seçildi. Tecrübesi ve yetenekleri bir kez daha başarının anahtarı oldu ve Al-Nasr lig hedeflerine doğru emin adımlarla ilerlemeye devam ediyor.
İkinci yarıda da Al Nasr oyunun temposunu belirlemeye devam ederken, Ronaldo rakip savunma üzerinde baskı kurmaya devam etti. Rakip daha sıkı oynamaya çalıştı ancak tecrübesi ve tekniği ona boş alanlar bulma olanağı sağladı. Portekizli oyuncu, sahada aktif bir şekilde hareket ederek ve Al-Wasl'ın defans hattında dengesizlik yaratarak oyunu daha da kızıştırmak için fırsatı kaçırmadı. Karşılaşmanın dönüm noktası ise 55. dakikada yaşandı. Takım arkadaşlarından birinin şutu sonrasında top, Al-Wasl defans oyuncusunun eline çarptı ve hakem penaltı verdi. Cristiano penaltı noktasına yaklaştı ve rakip taraftarların baskısına rağmen 11 metrelik vuruşu güvenle ağlara göndererek topu sağ alt köşeye gönderdi. Ronaldo'nun profesyonel kariyerindeki 923. golü, onun inanılmaz seviyesini bir kez daha teyit ediyor.
Bu olayın hemen ardından Nasr baskısını artırdı ve kısa süre sonra rakip savunmada bir hata daha yaptı. Ronaldo, topu ustaca kullanarak ve takım arkadaşlarına pozisyonlar yaratarak yeteneğini göstermeye devam etti. Sadece atak yapmadı, aynı zamanda savunma aksiyonlarına da aktif olarak katıldı, kendi sahasına dönüp takımına yardım etti. Bu durum onun liderlik vasıflarını ve takım oyununa olan bağlılığını ortaya koydu. 72. dakikada üç gol atabilirdi ancak kornerden gelen şutu direkten dışarı gitti.
Buna rağmen sahadaki varlığı takım arkadaşlarına ilham vermeye devam etti. Her dripling, her pasla ek atak fırsatları yaratılıyor ve takım kendine güveniyordu. Bu arada Suudi Arabistan ekibi, iki gol daha atarak Al-Wasl'ın direncini kırdı. Bunlardan ilki, Ronaldo'nun bir kez daha aksiyonun merkezinde yer aldığı, takım arkadaşına isabetli bir pas attığı ve onun da atağı sorunsuz bir şekilde tamamladığı hızlı bir kontra atağın sonucuydu. Karşılaşmanın son dakikalarında, El Nasr oyunun kontrolünü tamamen ele geçirmişken, rakip takımın tamamen karışık olmasından faydalanan takım, ikinci golü buldu.
Maçın 4-0'lık skoru, Al-Nasr'ın bu maçtaki hakimiyetinin açık bir kanıtıydı. Karşılaşmayı iki gol ve bir asistle tamamlayan Ronaldo, adının neden tüm zamanların en iyi futbolcuları listesinde kaldığını bir kez daha gösterdi. Oyuna olan tutkusu, özverisi ve yetenekleri genç nesil oyunculara ilham veriyor ve dünya çapındaki hayranları tarafından takdir ediliyor. Maçın ardından açıklamalarda bulunan Cristiano, takımın çok iyi bir iş çıkardığını, bu tür galibiyetlerin kendilerine özgüven kazandırdığını söyledi. Takım oyununun önemine vurgu yapan tecrübeli teknik adam, Al-Nasr'ın başarısının tüm oyuncular ve teknik heyetin ortak çabalarının sonucu olduğunu söyledi. Portekizli oyuncu, maç boyunca takımını destekleyen taraftarlara da teşekkür etti.
Maçın son düdüğünün ardından Cristiano Ronaldo maçın baş kahramanı oldu. Sahadaki performansı, sahadaki etkinliği ve liderlik vasıfları sadece taraftarların değil, uzmanların da dikkatini çekti. 39 yaşında bile dünyanın en iyi oyuncularından biri olduğunu, en önemli maçların sonucunu belirleyebileceğini bir kez daha kanıtladı. Topla her teması ayrı bir keyifti ve sahadaki hareketleri kariyerinin en iyi anlarını hatırlatıyordu. Tribünlerde onun ismi tezahüratlarla duyulurken, gol görüntüleri anında sosyal medyada yayıldı. Al Nasr taraftarları, kulüplerini böyle bir oyuncuyla temsil etmekten mutluluk duyuyor. Yerel taraftarlar, idollerini destekledikleri maçların fotoğraflarını paylaşarak duygularını aktif bir şekilde paylaştılar.
Dünya spor yayınları, Ronaldo'nun sadece hücumları ustalıkla tamamlamakla kalmayıp, aynı zamanda hareketleri ve görüşüyle onları yarattığını belirterek, onun inanılmaz fiziksel kondisyonuna ve futbol zekasına bir kez daha dikkat çekti. Karşılaşma aynı zamanda Al Nasr'ın Asya Şampiyonlar Ligi'ndeki konumunu da güçlendirdi ve takımı Asya'nın en güçlü kulübü olma hedefine bir adım daha yaklaştırdı. Her galibiyetle hayallerine biraz daha yaklaşan Ronaldo'nun bu süreçteki katkısı küçümsenemez. Tecrübesi ve en üst seviyedeki baskıyla başa çıkabilme yeteneği onu takımın vazgeçilmezi kılıyor. Aşılması gereken daha çok zorluk var ama Ronaldo gibi bir liderle kulüp en yüksek seviyelere ulaşabilir.